Çukurova Bilişim Teknolojileri Eğitim ve Araştırma Derneği (ÇUBİTED) Başkan Yardımcısı Andaç Yakın, önemi her geçen gün artan e-ticaret hakkında değerlendirmelerde bulundu. Refleks’in bu haftaki röportaj konuğu olan Yakın, 2012’de kurdukları derneklerinin e-ticarete yatırım yapmayı düşünen bölge firmalarının her zaman yanında olacağını belirtti. Kendilerine ulaşan her firma ya da kişiye ücretsiz danışmanlık desteği vereceklerini ifade eden Yakın, “E-ticaret pastasından bölge iş dünyasının da pay almasını istiyoruz” dedi.

 

E-ticarete başlanıldığında bölgede üretilen ürünlerin ve yaratılan markaların Türkiye geneline yayılmasının hızlanacağını, üretimlerle sadece bölgeye değil, Türkiye’ye hitap etmeye başlanacağını kaydeden ÇUBİTED Başkan Yardımcısı Andaç Yakın, şöyle devam etti: “Bunun en güzel örneği ‘Tozlu.com’ adlı e-ticaret sitesi. Şu an televizyonlarda reklamları var. 81 ilden birçok insan Tozlu’yu duydu, en azından kulak aşinalığı var. Tozlu, Samsun merkezli, 2012’de e-ticarete adım atmış ve hazır giyim üzerine çalışan 21 yıllık bir firma. Karadeniz’de bir yerel markayken, e-ticaret sayesinde 3 yılda ulusal bir marka haline dönüştü. Ve şimdi kadınlar için hazır giyimleri çok çeşitli şekilde ve çok uyguna satıyorlar. Bölge markalarımız da aynı yolu izleyerek ulusal bir marka olabilir.”

 

E-ticaret, dünya ve Türkiye’de çok hızlı ilerleyen bir alan haline geldi. Fakat başta Adana olmak üzere bölgemizde çok fazla bilinmiyor, firmalar tarafından da çok fazla önemsenmiyor. Bunun sebepleri var. Yeni bir konu olması ve kimsenin bu konuya ağırlıklı olarak yoğunlaşmaması ana sebep. İnsanların kafalarında e-ticarete yönelik bir sürü soru işareti var.

 

Bizim burada yapacağımız en iyi şey, onların kafalarındaki soru işaretlerini ortadan kaldırmak ve onları heveslendirmek. Klasik ticaret zaman içerisinde yerini e-ticarete bırakacak. Şu an bu alana yatırım yapan bütün firmalar, ileriye dönük kendileri için en iyi yatırımı yapmış olacaklar. Geç kalınmaması lazım. Çünkü şu an sektöre giren firmalar, internette arama motorlarında insanların kafalarında yer etmeye başlayacaklar. Zaman içerisinde bunun artılarını görecekler. Firmalar bunun farkına varmalı.

 

Mantık olarak bir farkı yok. E-ticarette kişi ürünün detaylarını internet ortamında inceliyor, siparişini online olarak veriyor ve parasını da peşin olarak ödüyor. Ardında kargoyla ürününü teslim alıyor. Beğenmediği durumlarda ürünü iade etme şansı var. Garanti veya servis-onarım koşulları yine aynı şekilde geçerli. Yani e-ticarette biz alışverişimizin sadece şeklini değiştiriyoruz. Ticaret yine aynı ticaret… Fatura olarak yine aynı fatura kesiliyor. Vergi olarak yine aynı vergi ödeniyor. Değişen bir şey yok. Sadece hız kazanıyoruz, üstelik maliyetler de düşüyor. Burada hem satıcı hem alıcı kazanıyor.

 

En az maliyet ve emekle bu işe ilk adımı atmalılar. İlk olarak bu işten anlayan bir danışmana ihtiyaçları var. Biz ÇUBİTED olarak bu danışmanlık hizmetini ücretsiz olarak veriyoruz. Yani bu röportajı okuyan iş insanı, yarın bu işe başlamaya karar verdiğinde bizimle iletişime geçebilir. Biz de kafasındaki soru işaretlerini gidermek ve yol göstermek adına kendisine yol haritasını çizebilir, sürecin devamında da desteğimizi hiçbir ücret talep etmeden devam ettirebiliriz. Bu alanda bize ulaşan herkese bu desteği sağlamaya hazırız.

E-ticaret sitesi kurmanın maliyeti hazır paket olarak bin 500 liradan başlıyor, 8 bin liraya kadar çıkıyor. Bölge firmalarımız ilk önce hazır paketle çok rahat bir şekilde pazara girebilirler.

Bir kere şunu bilmemiz gerekiyor: Her malın bir müşterisi vardır. İnsanların aradığı şeyi internette aradığını da biliyoruz. Bugün internetten araba da satılıyor, çamaşır makinesi de satılıyor. Şu an bölgemizde ellerinde ürünleri bulunan perakendeciler ürünlerini internete taşıyıp buradan son kullanıcılara ulaşabilirler. Yani bugün mağazalarında ne satıyorlarsa internetten de rahatlıkla satabilirler. Hatta Türkiye’nin başka yerinde olmayan şalgamı bile internetten satışını gerçekleştirebilirler.

 

Öncelikle bölgemizde üretilen ürünlerin ve yaratılan markaların Türkiye geneline yayılması hızlanır. Üretimlerimizle sadece bölgeye değil, Türkiye’ye hitap etmeye başlarız. Bunun en güzel örneği ‘Tozlu.com’ adlı e-ticaret sitesi. Şu an televizyonlarda reklamları var. 81 ilden birçok insan Tozlu’yu duydu, en azından kulak aşinalığı var. Ne yaptığının pek bir önemi yok; ama ismi artık biliniyor. Tozlu, Samsun merkezli, 2012’de e-ticarete adım atmış ve hazır giyim üzerine çalışan 21 yıllık bir firma. Karadeniz’de bir yerel markayken, e-ticaret sayesinde 3 yılda ulusal bir marka haline dönüştü. Ve şimdi kadınlar için hazır giyimleri çok çeşitli şekilde ve çok uyguna satıyorlar. Bölge markalarımız da aynı yolu izleyerek ulusal bir marka olabilir

  

Biz dernek olarak üniversitelerle buluşuyoruz. ‘Çukurova’, ‘Bilim ve Teknoloji’ ve ‘Çağ’ üniversitesi öğrencileriyle bir araya geldik ve onları e-ticaret konusunda bilgilendirdik. Bu bilgilendirme toplantılarını devam ettireceğiz. Ve iş dünyası sivil toplum kuruluşları, meslek odaları üyeleriyle bir araya gelmeyi, onlara hem e-ticareti hem de e-ticaretin bir ileri hamlesi olan e-ihracatı anlatmayı hedefliyoruz. E-ticaretle ilgili bir projemiz daha var, onu önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşacağız.

“Girişimci adayları ve iş insanları zaman kaybetmeden e-ticarete başlamalılar. Kısa sürede ulusal bazda ‘Tozlu.com’da olduğu gibi yerel markalar çıkarmamız şart. Bölge olarak e-ticaretin bir yerinden sisteme girmeliyiz. Şu an marka değeri anlamında 50 yıllık firmalar, o değeri elde edebilmek için yıllarını vermiş markalar var. Ama e-ticarette, 2 yıl gibi kısa bir zamanda o 50 yıllık markaların önüne çok çabuk geçilebiliyor. E-ticarette bulunduğun ilin, ilçenin veya mahallenin markası olmuyor, tüm dünyanın markası olabiliyorsun. O yüzden bölge markalarımızın e-ticarette yer alabilmesi gerekiyor. Eğer biz yer almazsak başkaları yer alır.”